Ölmeden Önce Büyük Resmi Görebilmek

Biz hepimiz ölüme mahkumuz ve sadece idamımız ertelenmiştir. — Tolstoy

Aykut Gül
4 min readAug 29, 2020

Büyük resmi görebilmek… veya görememek. Sanırım en büyük sorunumuz günlük koşuşturma, kargaşa ve detaylar içerisinde boğulmak… Özellikle de sosyal medya başta olmak üzere dijital dünya büyük resmi tamamen kapatıyor.

Büyük resim nedir?

Büyük resim, tek tek ağaçlara odaklanmadan tüm ormanı görebilmektir. Hayatın anlamıdır. Yaratılış gayesidir. Bezmi elest¹’de verdiğimiz sözü hatırlamaktır.

Peki ne zaman büyük resmi fark ederiz?

Şu muhakkak ki, en net olarak ancak ölüm sonrası büyük resmi görebiliriz. Çünkü, hep benzetildiği üzere, insanoğlu yaşarken bir rüyada gibidir. Ölünce uyanır. Tolstoy’un çok sevdiğim bir sözü var konuda:

“Ölünce her şeyi öğrenecek ve bir daha soru sormayacaksın.” — Tolstoy

Mevlana’ya göre; bir devir sistemi içinde hayatın anlamı, ruhun ölümsüzlüğü ve Allah’a vuslatın yolu, ölümden geçmektedir. Böylece ölümü “İradi ölüm” ve “Tabii ölüm” diye ikiye ayırır. İradi ölüm ile, tasavvufi terbiye, ruhun arındırılması ve nefsin egemenliğinden kurtarılmasını ifade etmektedir. Mevlana ölümsüzlüğe erişmenin, ‘as’la rücu etmenin ve maşukla buluşmanın, ancak nefsini terbiye edebilenlerin deneyimleyebileceğini ifade eder.²

Manevi tekamül, kamil insan olma, ahlaki açıdan kendini yetiştirme; hep bu büyük fotoğrafı görebilmeye bağlıdır.

“Ölüm meleği kişinin ahlakının suretinde görünür.” — Muhyiddin İbnül Arabi

İnsanoğlu, öleceğini bilen ancak hiç ölmeyecekmiş gibi yaşayan tek varlıktır. İmam Gazali’nin şu sözü bunu ne güzel ortaya koyar:

İnsanoğlu o kadar dünyevileşir ki, mezar kazan bile öleceğine inanmaz.

Peki neden insanoğlu çok geç olmadan, ölmeden önce bu büyük resmi görmeye çalışmaz?

“Ölmeden önce ölünüz.”

Hadisi Şerifi bu konuda yeterli bir uyarı değil midir?

Acaba yeteneklerimiz mi buna elvermez? Zihnimiz mi algılayamaz?

Aslında büyük resmi tam net olmasa da zaman zaman gördüğümüz, fark ettiğimiz anlar vardır.

Ölüme yakın deneyimler (ÖYD, NDE — Near Death Experience), bu anlardandır. Bu konuda çok kitaplar yazılmış, deneyimler paylaşılmıştır. Bu deneyimleri yaşayanlar benzer şeyleri anlattılar çoğunlukla.

Foto: afiq fatah / Unsplash

Bu kişiler, genellikle, bu deneyim anında acı hissetmediklerini, bedeninin dışına çıktıklarını, ışıktan varlıklar ve tünel gördüklerini, geri dönmek istemediklerini, tüm hayatlarını yeniden gözden geçirdiklerini ifade ederler. Bu deneyim sonrasında ise genellikle önemli bir kişilik değişimi yaşadıkları, daha naif, daha anlayışlı, daha dingin ve daha dindar oldukları gözlemlenmiştir.

Bunun dışında ağır hastalık, trafik kazası, ölüm tehlikesi atlatma, bir yakının kaybetme vb hayat tecrübeleri de büyük resme bir nebze de olsa odaklanmayı sağlar.

Büyük resmi görünce ne olur?

Hayat daha anlamlı hale gelir. Detaylarda boğulmayız. Kişilere ya da olaylara takılmadan arkadaki sebep ve sonuçlara bakarız. Her şeyin geçici olduğunu anlayarak daha az psikolojik sorunlar yaşarız. “Bu da geçer ya Hu!”nun gizemini çözeriz.

Ve sonra ölüm gelir, dünyadaki bütün sıkıntıları unutursun!

Peki tüm bu deneyimleri yaşamadan, daha sık olarak büyük resmi görmek mümkün olamaz mı? Madem büyük resmi görmek, bizi daha iyi bir insan, daha iyi bir kul yapıyor, o zaman bu çabayı göstermek zorundayız, değil mi?

İşte bu noktada bize ilk peygamberden bu yana tavsiye edilen şey tefekkür etmek. Her gün, mümkünse her an… Özellikle tefekkür-ü mevt (ölümü düşünme) önümüze büyük resmi getirecektir. Ölümü düşünme, sadece bizde var olan bir ibadet değil. Bir çok kadim kültürde benzer pratikler mevcut.

Tefekkür, insanı diğer varlıklardan ayıran önemli bir vasıf. Kutsal kitabımızın bir çok yerinde emredilmiştir. Bir saat tefekkürün, kırk gece nâfile ibâdetten üstün olduğunu ifade eder Ebu’d-Derdâ (r.a.).

Kutsal kitabımızın “Oku!” emri, aslında kainatı okumayı da kapsar. Bu ise büyük resmin ta kendisidir.

Bu şekilde özü yakalamak, ibadetlerin sırrına erebilmek, ölmeden önce ölebilmek ve nihayetinde kurtuluşa erebilmek mümkün olacaktır.

“Her nefis ölümü tadacaktır!” ayetini bankalara ve makam koltuklarına yazmalı. Tabutlara, mezarlıklara değil… — Prof.Dr. İlber Ortaylı

Aykut GÜL

Dipnot

  1. Bezm-i elest: Allah ile yaratılışları sırasında insanlar arasında yapıldığı kabul edilen sözleşme için kullanılan bir tabir.
  2. Yüksel, R., 2015. Mevlana’ya göre ölüm: Ölmeden önce ölünüz. https://indigodergisi.com/2015/05/olum-nefs-mevlana/. Erişim: 29.08.2020.

--

--

Aykut Gül

productivity | informatics | learning | agricultural economics | tarım ekonomisi | strateji | eğitim | verimlilik | bilişim | kariyer | kişisel gelişim