“Z Kuşağı” mı Geleceğimiz mi?

Pandemi hafifledi. Şimdi hasar tespiti zamanı. Öncelik geleceğimiz olan gençlerde…

Aykut Gül
3 min readJun 8, 2021
Chang Duong / Unsplash

Bugünün en önemli meselesi, gençlerimizi anlayamamak. Büyük bir değişim ve dönüşüm içindeyiz. Pandeminin sıkıntıları, ekonomik sorunlar, eğitim çıkmazı, psikolojik sorunlar ve gelecek kaygıları… Bunların üzerine aşırı eleştirdiğimiz, “Z Kuşağı” vb kimliklerle ötekileştirdiğimiz gençlerimizin acil çözülmesi gereken meseleleri var.

Bugün ve iki gün sonra katılacağım Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından desteklenen iki projenin açılış ve lansman toplantısı var. Spor ve kitap konularının merkezde yer aldığı, gençlerin birlikteliğini hedefleyen, zamanlaması mükemmel projeler…

Gençler artık kapalı ortamlarından, konfor alanlarından çıkmalılar. Ancak bu çıkışın nereye, nasıl ve kimlerle olacağı, onlara sağlanan ortamlar son derece önemli. Kitap-kafe ortamları hem sosyalleşme hem de okuma ve çalışma bakımından önemli bir ihtiyaç. Nezih, sağlıklı ve denetimli bu tür ortamlar, gençlerimizin farklı mecralarda toksik insanlarla temasını önleyebilecektir. Bu bağlamda, gençlerimize yönelik olarak bazı önerilerim olacak:

  • Elinizde olmayan nedenlerle ertelediğiniz sosyalleşmeyi başlatma zamanı geldi. Konfor alanınızdan (evinizden) çıkın, sizin kişisel gelişiminize olumlu katkı sağlayabilecek olan arkadaşlarınızla kitap kafelerde bir araya gelin. Başlangıçta büyük beklentilere girmeyin. Sadece çay veya kahvenizi yudumlarken sohbet edin. Açılın, hayallerinizden bahsedin. Psikolojinizi öncelikle düzeltmeye bakın.
  • Gün içinde bir arada olduklarınıza dikkat edin. Sonuçta en çok görüştüğünüz beş kişinin ortalamasısınız. Olumlu insanlarla daha fazla zaman harcarsanız siz de olumlu bir kişiliğe sahip olursunuz. Yabancı dil öğrenme hedefiniz varsa ve bu en çok görüştüğünüz beş kişiden en az birisi dahi böyle bir hedefe sahip değilse bu hedefinizi gerçekleştirmeniz zorlaşır. Kişilik yapısı (olumlu, düzenli, çalışkan, inançlı, sosyal vs) ve amaç birliği olan (sınava hazırlık, dil öğrenme vb) bir grupta yer almak size önemli katkılar sağlayacaktır.

“Dünyanın en zor hissi; kendini ait hissetmediğin bir yerde bulunma zorunluluğudur.” — Dostoyevski

  • Bu tür ortamlarda, sosyalleşmenin yanı sıra bireysel veya grup halinde yapılacak çalışmalar da önemlidir. Bunun planlaması iyi yapılmalı ve gün sonunda, üzerinde değerlendirme yapmalısınız.
  • Bu projeler kapsamındaki faaliyetlerin yanı sıra Gençlik ve Spor Bakanlığının çok sayıda Gençlik Merkezleri de mevcut. Üniversite yerleşkelerinde dahi bulunabiliyor bu tür ortamlar. Bu merkezlerde mutlaka bir spor dalında faaliyetlere katılmalısınız. Bu, sosyal etkileşim, sağlık ve enerjinizi boşaltmak anlamında gerekli… Böylece akademik çalışmalarınızı daha verimli olarak sürdürebilirsiniz.
  • Aslında sizin havanızı değiştirecek, sizi geliştirecek tüm alt yapı bu ortamlarda mevcut. Daha önceki yazılarımızda 3M kuralı olarak belirttiğimiz move (hareket et), meet (sosyalleş) ve make (üretken ol) maddelerinin tamamı karşılanmış olmakta. Nick Wignall’un Forge dergisinde yayınladığı “How to Shake Off a Bad Mood Quickly — Kötü Bir Ruh Halinden Hızlıca Nasıl Kurtulursunuz?” başlıklı yazısında bu konu ile ilgili detaylar yer almakta. 3M Hayat Kurtarır yazımı da öneririm bu konuda. 3M kuralını uygulayarak, üzerinizdeki rehavetten kurtulabilir, hayallerinizi gerçekleştirmek için kendinizi motive edebilirsiniz.
  • Bundan sonrası iyi bir zaman yönetimi, dikkat yönetimi ve bilgi yönetimi meselesidir. Önceliklendirme, karar verme, sorumluluk üstlenme, paylaşma, öğrenmeyi öğrenme… Sürekli bir gelişim halinde olma, iki günün birbirine eşit olmaması hali… Az da olsa daima dünden ileride olma hedefi…

“İnsan için meşguliyetten daha iyi bir tedavi yoktur.” — Razi

  • Çok aşırı zaman harcamamak kaydıyla, sağlam kaynaklardan ülke ve dünya gündemini takip edin. Çok okuyun, not alın, blog yazın ve bu konularda, kitap kafelerde, gençlik merkezlerinde seviyeli bir şekilde tartışın. Tartışma adabını, toplantı yönetimini, özetlemeyi, analitik düşünmeyi öğrenin. Amacınız tartışmanın galibi olmak değil, dinlemeyi, anlamayı, empati yapmayı, kendini ifade etmeyi ve nihayetinde doğruya ulaşabilmeyi sağlamak olsun.

“Yarınlar; yorgun ve bezgin kimselere değil, rahatını terk edebilen gayretli insanlara aittir.” — Cicero

Tüm bunların gerçekleşebilmesi için tüm toplum kesimleri, aileler, eğitim kurumları seferber olmalı. Ülkemizi, zor günlerin yanı sıra, önemli fırsatlar da bekliyor. Bu fırsatları değerlendirebilmek için gençlerimize sahip çıkmalı, onları anlamalı, yaşlılığın tecrübesi ile gençliğin dinamizmini buluşturmalıyız. Her şeyden önce gençlere ümit aşılamalıyız. Çünkü, ünlü bir psikoloğun söylediği gibi, “Tünelin sonunda her zaman bir ışık görenler, hayata ümitle ve anlam duygusuyla bağlananlar hayatta kaldı.”

Aykut GÜL

Not: Bu vesile ile iki projenin de gerçekleştirilmesinde emeği geçen Buket Güçyetmez’e, Yalçın Çelik’e, proje ekibindeki tüm gençlerimize ve projelerin finansal destekleri için Adana Gençlik ve Spor İl Müdürlüğüne teşekkürü bir borç bilirim.

--

--

Aykut Gül

productivity | informatics | learning | agricultural economics | tarım ekonomisi | strateji | eğitim | verimlilik | bilişim | kariyer | kişisel gelişim