Yeniden Doğmak

Ölüme çok yaklaşan bir kişinin paylaşımlarının hikayeleştirilmesi

Aykut Gül
2 min readDec 23, 2020

İnsanın ölümü tüm benliğinde hissetmesi, son nefesini aldığını ve defterinin kapandığını düşünmesi… O an neler yaşar, pişmanlıkları nelerdir, bir fırsat daha verilsin ister mi? İşte bir kaç saat önce bunun cevabını aldım. O anı yaşadım. Gidip gelmek mümkün değil tabii ki inancımıza göre ancak sanki buna çok yaklaşmıştım. Yüce Rabbim bana bir fırsat daha verdi.

Nefesimin gittiğini, gözlerimin karardığını ve yere düşmekte olduğumu hissediyorum en son. Son sözlerimi çok net hatırlıyorum: “Allahım affet!”… Neyi?! Her şeyi… Tüm yaptıklarımı ve… yapamadıklarımı…

Bir yandan ölümü kabullenme… İşte o an bu an diyerek teslim olma… Teslim olarak Allah’a son bir gayretle yakınlaşma çabası. Diğer yandan pişmanlıklar… İdeallerim, yapmak istediğim ancak sadece lafını ettiğim, bir türlü adım atamadığım her şey…

Öte yandan sonsuz bir ümit. Affedileceğime olan inancım. Bir kaç kez de olsa teheccüt secdelerinde dökülen gözyaşı, O’ndan başka hiç kimsenin bilmediği ve kendimin dahi unuttuğu bir kaç iyilik, ana-babamın rızası ve duası… İhlas ile yaptığıma emin olduğum bir kaç amel… Ancak amele güvenmek doğru değildi. O’nun rahmetiydi esas olan. O rahmet etmediği sürece hepsi boştu.

Tüm bu düşünceler ve duygular, belki de son bir kaç saniyede yaşanıyordu.

Gözlerimi açtığımda tam anlayamadım neler olduğunu… Bulunduğum mekanı, zamanı, neden öylece yerde kaldığımı… Önce boğazımdaki hırıltı… ve ardından hızlı hızlı nefes almaya başladığımı, göğüs kafesimin yırtınırcasına inip kalktığını fark ediyorum.

Bir süre sonra, az önce yaşadıklarımı ve kendimden nasıl geçip yere çakıldığımı hatırlıyorum. Geri döndüğüm için içimden şükrediyorum. Sonra derin hıçkırıklarla ağlama süreci. Tek düşündüğüm Rabbimin bana bir fırsat daha verdiği… O’nun sonsuz merhametinden dolayıydı katıla katıla ağlamam.

Foto: Katie Moum / Unsplash

Bunu yaşamış olmam, O’nun bana en büyük ve doğrudan uyarısıydı. Tüm benliğimle hissettim bunu. O’nun sevgisini, merhametini, bağışlayıcılığını ve yüceliğini… Hepsini derinden hissettim. Sanki kelimesiz ve sessiz, doğrudan kalbe gelen ve pürüzsüz iletişimi sağlayan mükemmel bir kavrayış...

Artık yeni bir ben var. Aslında “Ben” de kalmadı. Sadece “O” var artık! O’ndan başka her şeyin fani olduğuna tüm kalbimle vakıf oldum. Ayağa kalktım. Yorgun ve bitkin bedenimi zorlayarak abdest aldım. Şükür secdesine gittim. Uzun uzun tevbe ve şükür… Sonrasında müthiş bir hafiflik… Affedilmiş olma ihtimalinin dayanılmaz hafifliği. Sanki yeniden doğmuşum gibi… Aslında yeniden doğmuştum. Rabbim bana bir fırsat daha vermişti. Bugün geriye kalan ömrümün ilk günüydü. Bundan sonra her şey çok daha farklı olacaktı.

Not: Gerçek bir olaydan hikayeleştirilmiştir. Kişi adı mahfuzdur. 20.12.2020

Aslında her gece, bir daha kalkamayacakmış gibi uykuya dalmak… Her sabah yeniden doğmuşçasına, iyi bir kul, iyi bir insan, iyi bir evlat, iyi bir ana-baba… hülasa, iyilerden olmaya niyet etmek. Bundan sonra bize bu gerek…

Aykut GÜL

http://aykutgul.medium.com

--

--

Aykut Gül

productivity | informatics | learning | agricultural economics | tarım ekonomisi | strateji | eğitim | verimlilik | bilişim | kariyer | kişisel gelişim