Metaverse: Sanal Bir Cennet mi Yoksa Tehdit mi?

İnsanın mağarada başlayan yolculuğu metaverse’de mi devam edecek? Bu yeni sanal alem hayat bulmadan üzerinde çalışmalı ve hazırlıklı olmalıyız.

Aykut Gül
3 min readNov 9, 2021
Ahmad Dirini / Unsplash

Sosyal medya, kendisine direnip dışarıda kalanları da yutmaya hazırlanırken etkisi ve kapsamı daha büyük olan yeni bir sanal dünya tanıtıldı: Metaverse.

Facebook CEO’su Mark Zuckerberg, şirketinin adını Meta olarak değiştirdi. Zuckerberg’in tüm sosyal medya platformları bu isim altında toplanıyor.

Metaverse, son 30 yıldır yaşadığımız teknoloji devriminde birbirinden bağımsız olarak hareket ediyor gibi gözüken taşları yerine oturtan, dönüştürücü bir teknoloji olabilir. Ancak aynı zamanda Metaverse, insanlığın en büyük kabuslarından birinin başlangıcı da olabilir. Sonucu, şimdi yaptıklarımız belirleyecek… Metaverse, sosyal ilişkileri sosyal medyadan daha fazla bozabilir, nesiller arası uçurumu daha fazla açabilir, daha fazla kutuplaşmaya, daha fazla sömürüye neden olabilir ve tüketim duygusunu daha fazla manipüle edebilir. (Metaverse: Evrensel Simülasyon’da Sizin Rolünüz Ne Olacak?)

Üç boyutlu bir ortamda, kendi avatarımızla gerçek hayatımızın yanı sıra ikinci bir hayat geliyor. Hologram ile bir nevi ışınlanma, gerçekte yerimizden kalkmadan ofisimize gidebilme, toplantılara katılabilme, kafede arkadaşlarınızla bir araya gelebilme imkanları geliyor. Her türlü biyolojik ve psikolojik özelliklerimiz, güçlü ve zayıf yönlerimiz zaten büyük data -big data-ile ellerinde olduğundan, bugün webde bir şey okurken karşımıza çıkan reklamların çok ötesinde, biz hissetmeden kararlarımızı etkileyebilecek bir dünya geliyor. Örneğin dini bir konudaki zaafımız ne ise onu kullanarak bize yönlendirilebilecek kişilerle temas kurdurulabileceğiz. Onun görevlendirildiğinin farkında bile olmayacağız. İnançlarınız, değerlerimiz, öncelikleriniz, belki de siz farkına varmadan oluşturulacak olan yakın çevremizin etkisiyle onların istediği gibi değiştirilebilecek. Servet, güç, makam, kariyer, cinsellik gibi zaafımız her ne ise, onu belki de sizden daha iyi biliyor olacaklar. Bu sayede din, ahlak, siyaset, ideoloji vb alanları daha rahat manipüle edebilecekler.

Gerçek hayat ile metaverse, muhtemelen bir şekilde iç içe girecek. Gerçek “biz” ile metaverse’deki avatarımız arasındaki ilişki nasıl olacak? Metaverse’de sanal bir cennet oluşturulmaya çalışılıp gerçek hayat cehenneme mi dönüşecek? Oradaki hayata kapılıp dönmemek istersek bu mümkün mü? Hayali bile zor olan, daha çok denetleneceğimiz, belki de bir BBG (biri bizi gözetliyor) evine doğru sürükleniyoruz sanki…

Muhtemelen başka firmaların da kendi metaverse’leri olacak. Bunlar arasında (ülkeler arasında olduğu gibi) bir geçişkenlik veya seyahat olacak mı? Ya da birden fazla avatara mı sahip olacağız?

Bir başka potansiyel tehlike, metaverse’ün sahiplerinin kendilerini ilah görme ihtimali. Gerçek hayatta Allah’a kul olmayı reddedenlerin, metaverse’de bir bakıma kul-köle olmalarına şahit olacağız belki de…

Şimdi sosyal medyada hesap açmamayı tercih edenler, metaverse’ün dışında kalabilecekler mi? Belki buna zorlanmayacağız ancak Covid-19 aşı ve pcr kontrollerinde olduğu gibi dışında kalmak imkansız hale getirilebilecek. Bu yeni alemin parası da kuvvetle ihtimal blockchain tabanlı olacak.

Sosyoloji, psikoloji, iletişim, iktisat, hukuk, ahlak vb alanlar, metaverse’de nasıl yer bulacak? Metaverse’de katilin cezası olacak mı? İbadethaneler, inançlar yer bulacak mı? Yoksa sanal vaizler de mi olacak? Tarihteki Hasan Sabbah’ın vaadettiği gibi bir cennet mi olacak? Henüz tecrübe etmediğimiz için bilmiyoruz. Bunlar sadece bir varsayım.

Metaverse ile gerçek hayata çok yakın paralel bir hayatımız daha olabilir. Gelecekte çalışma saatlerinin günlük iki saate kadar düşebileceği tahmin ediliyor. Geleceğin en büyük meselesi insanların boş zamanını doldurabilecek, onları oyalayabilecek ve hatta bunu bir pazara dönüştürebilecek projeler olacak. Buna “boş zaman mühendisliği” diyenler de var.

Metaverse’ün zenginleşmesi, bu sanal dünya için geliştirilecek uygulamalara bağlı. Bu nedenle gelecekte kodlama daha çok önem kazanacak. Şimdiden gençlerin kodlama öğrenmesi ve algoritma çalışması gerekiyor. Yazılım işi artık her meslek için geçerli.

Daha bireysel iş hayatı, evden çalışma, proje bazlı işler, daimi olmayan yarı zamanlı işler daha da yaygınlaşacak. Gelişmeler çok hızlı olacağından iş hayatında ayakta kalabilmek için sürekli bir öğrenme sürecinde olacağız. Buna bağlı olarak da herkesin, “öğrenmeyi öğrenme” becerisine sahip olması gerekecek. Hızlı öğrenebilenler, sürece hızlı uyum sağlayabilenler, başarı merdivenlerini daha hızlı çıkacaklar. Bunun yanı sıra, inisiyatif kullanma ve yenilikçilik, etkili karar verebilme, ana dil ve yabancı dil hakimiyeti, bilgiye çabuk erişim, bilgi işleme ve bilgi yönetimi, analitik düşünme, problem çözme, uzaktan çalışmada işbirliği yapabilme gibi beceri ve vasıflar bizim üst basamaklarda olmamızı sağlayacak.

Ezcümle; metaverse’ün sosyolojik, ekonomik, stratejik etkilerini; toplum psikolojisine, eğitime, sağlığa muhtemel yansımalarını, ülke olarak incelemek, fırsatları ve tehditleri ortaya koymak ve bir eylem planı hazırlamak durumundayız.

Aykut GÜL

--

--

Aykut Gül

productivity | informatics | learning | agricultural economics | tarım ekonomisi | strateji | eğitim | verimlilik | bilişim | kariyer | kişisel gelişim