Basit, Kararlı ve Sürdürülebilir

Tüm mesele güçlü bir irade, kararlılık ve asla taviz vermemekte. Barajın patlaması, küçük bir delikle olur.

Aykut Gül
3 min readJan 25, 2022

İnsan, kararlarından ibarettir. Doğru kararlar, cüzi irade çerçevesinde hayatımıza etki eder. Burada önemli olan bir karar alırken etraflıca araştırmak, istişare etmek ve nihayetinde kararı netleştirmektir.

Bir kez karar verdikten sonra bu konuda zikzak yapmamalı. Sürekli yalpalamak, zaman zaman geri adım atmak, hatta aldığımız karardan tümüyle vazgeçmek ve bir süre sonra aldığımız kararın doğruluğunu yeniden farkedip aynı kararı yeniden almak. Bu döngü hep sürer gider. Geriye kalan ise karar alma yorgunluğu ve bıkkınlığıdır. Ayrıca iradesizliğiniz de kendinize olan güveninizi azaltır.

Clayton Christensen’ın Yüzde Yüz Kuralı; basit, kararlı ve sürdürülebilir bir hayat tarzı ile ilgili prensipleri ortaya koyar. Christensen, “Prensiplerinizi, zamanınızın yüzde yüzüne uygulamak, yüzde doksan sekizine uygulamaktan daha kolaydır.” der. Daha kısa anlatımla, “Yüzde yüz, yüzde doksan sekizden kolaydır.”

Hayatımda bir kaç kez uyguladığım “şekersiz hayat” kararını bir yıl-bir buçuk yıl gibi sürelerle bir kaç defa hayata geçirdim. İnanılmaz faydalarını gördüğümü hemen belirtmeliyim. Ancak şimdi görüyorum ki, bu uygulama hayat tarzına dönüşmeli ve bir ömür boyu devam etmeli. Bu konuda açık kapı bırakmadan, çok karmaşık hale getirmeden net olmalı. Tek tek besinler üzerinden gitmeksizin, sadece rafine şeker diye tanımladığınızda iş basitleşiyor ve daha uygulanabilir hale geliyor. Ancak burada önemli olan kuvvetli bir irade sergilemek ve küçük kaçamaklara dahi izin vermemek. Çünkü öz disiplinin bozulması azar azar olur. Mesele küçük bir kek parçası veya sadece bir dilim baklava meselesi değil. Bu çok küçük bir miktar rafine şeker olarak görünebilir. Fakat sorun şu ki, bu kapıyı açtığınızda istisnalar artar ve küçük parçalar büyümeye başlar. Bir süre sonra, anlamını yitirdiğini düşünerek bu kararı uygulamadan kaldırırsınız.

Foto: Kyrylo Kholopkin / Unsplash

Beş vakit namaz da böyledir. Aksatmadan ve tam vaktinde eda etme kararı alırsınız. Fakat bir kez ilk vaktinde değil de son vaktinde eda ederseniz disiplini bozmaya başlarsınız. Sonra bu giderek alışkanlık halini alır. Son vaktine kalışlar arttıkça kaçırma riski de artar. Bir kez kaçırdınız mı bu diğerlerini de aksatmanız demektir.

Sigarayı bırakırsınız. Dönmeme konusunda kesin kararlısınızdır. Geçmişten bir olayın tekrarlanması ve bir arkadaşınızın “bir taneden bir şey olmaz” ısrarı ile bir sigara yakmanız tüm kazanımları yok etmek demektir. Çünkü her şey o tek bir sigara ile başlar. Kısa zamanda tekrar iflah olmaz bir sigara tiryakisi haline gelirsiniz.

Ayrıca sigarayı bırakırken de azaltarak değil birden kesmek ve tamamen o kapıyı kapatmak daha etkilidir.

Kilolu insanların gündeminde hep bir diyet reçetesi vardır. Sihirli bir diyet formulü bulunur, belirli bir süre uygulanır, hedefe ulaşınca veya yaklaşınca bırakılır. Sonrasında ise çoğunlukla eskisinden daha fazla kilo alınır. Halbuki bunun kısa süreli olanı sadece ızdırap verir. Önemli olan basit ve uygulanabilir bir beslenme rejimini benimsemek ve tavizsiz olarak hayata geçirmek.

Her gün uyguladığınız bir yürüyüş programınız vardır. Bir gün yoğunluğunuzdan veya hava şartlarından dolayı bırakırsınız. Normalde bir kez yapmamanın hayatınıza etkisi çok azdır. Ancak bu kapıyı araladığınızda sonraki ihmaller bunu izler ve bu alışkanlığınızı bir süre sonra terk edebilirsiniz.

Oruç, bu konuda çok iyi bir örnektir. Başlangıcında sağlam bir niyet, devamında net ve basit kurallar. Bir gün terk etmek, bir yudum da olsa su içmek veya bu Ramazan ayında havanız yerinde olmadığı için gelecek ay tutmak… gibi mazeretler olmaz. Bu konuda açık kapı bırakılmadığı için tavizsiz bir ay kurallarına uyarak bu önemli ibadeti yerine getirirsiniz.

Tüm mesele güçlü bir irade, kararlılık ve asla taviz vermemekte. Barajın patlaması, küçük bir delik nedeniyledir. O küçük delik çok hızlı büyür ve önü alınamaz olur.

İslam, kelime anlamı itibariyle teslim olmak demektir. İslamı kabul etmek demek, bir paket olarak ne sunulmuşsa “amasız, fakatsız” kabul etmek, hayatının her anına onu uygulamak demektir. Christensen’in Yüzde Yüz Kuralı aslında bizim inanç sistemimizde hep var olan bir uygulama. İslamı kabul etmeden önce her türlü sorgulamayı yapabilirsiniz. Ancak kabul ettikten sonra yüzde yüz teslim olursunuz. Bu teslimiyettir aslında sizi huzura götüren. Karar alma yogunluğuna düşmezsiniz çünkü pakette hayatınıza dair her şey mevcuttur. Sorgulamayı baştan yapıp kabul ettiğiniz için bir ömür boyu, kendinizi, doğru yolda devam edeceğine inandığınız akıntıya bırakırsınız.

Aslında başlıkta belirttiğimiz basitlik, kararlılık ve sürdürülebilirlik ile teslimiyet ve öz disiplin; tam da İslam’ın istediği ve prensiplerini net olarak ortaya koyduğu konular.

O halde karar alma yorgunluğundan kurtulmak için hayatınızı basitleştirmeli ve güçlü bir irade ortaya koymalısınız. Çok detaylı ve karmaşık kararların uygulanması zordur. Nefs ve şeytan her an bir boşluk bulabilir ve kararınızdan dönmenize yol açacak ilk küçük adımı attırabilir. Aldığınız kararların içine dışardan sızıntı olmasın… Yüzde yüz öz disiplinle, Yüce Yaratıcı’ya (cc) tam güvenle yolunuza devam edin…

Aykut GÜL

--

--

Aykut Gül

productivity | informatics | learning | agricultural economics | tarım ekonomisi | strateji | eğitim | verimlilik | bilişim | kariyer | kişisel gelişim